Gönül Dergisi | Kültür ve Medeniyet Dergisi Gönül Dergisi
“İlim Çin’de bile olsa gidip onu alınız.” “İlim, Müslüman’ın yitik malıdır, nerde bulsa onu alır.” hadisleri doğrultusunda, insanın, bireyin inşasına, yapılanmasına, yenilenmesine yarayan, nerede bir savunma tekniği ya da güzel bir ahlak, duruş varsa hemen onu alan, bünyesine adapte eden, böylelikle kendisini sürekli gelişim ve değişim içerisinde kılan bir sistemdir, diyerek başlayabiliriz Hankando’yu anlatmaya. Kendine özgü, orijinal birçok pratiği ile birlikte yeni tasarlanan ve bir sistem haline getirilen bu çok etkileyici savunma-dövüş sanatını, bir nevi kişisel gelişim faaliyetler bütünlüğü kapsamında incelediğimiz takdirde çıkan sonuçları aşağıdaki gibi özetleyebiliriz.
Hankando’nun doğrudan esas hedefi bireydir. Özgüvenli, kendini savunabilen insan ortaya çıkartmak, ciddi, dürüst, güvenilir, huzurlu, sakin, neşeli ama gerektiğinde gazap kuvvetini devreye sokabilen, olanca gücü ve duruşuyla kötülere ve kötülüklere karşı koyabilen ve onları bertaraf etmesini bilen bireyler yetiştirmektir. Buna yönelik olarak Hankando, kendine özgü faaliyetler, tesisler planlamış bulunmaktadır.
Hankando faaliyetlerinin yürütüleceği tesisler, büyük, küçük orta boyutlarda olabileceği gibi butik, cep tarzında veya sistematik anlamda 1H, 2H, 3H, 4H, 5H şeklinde izah edebileceğimiz, günümüz şartlarına göre ayarlanabilecek ölçeklere sahiptir. Her büyüklük ve tarza göre standartlar belirlenmiş, bu standartlar doğrultusunda mekânlar kurulması planlanmıştır. Bu mekânlarda günlük yaşamın da bir parçası olan her önemli ve güzel şeylerin de olması, yapılması düşünülmüştür. Mesela, diyet türü de dâhil kaliteli beslenme; çay, kahve vb. içme ve yemek yeme birimlerinin bu yerlere konulması uygun görülmüştür. Ayrıca, Hankando felsefesine uygun her tür giyim eşyası ile takı, süs, aksesuar, oyuncak ve benzer olarak her türlü objenin kullanımına olanak sağlanmıştır. Bir başka ifadeyle, Hankando yeni ve değişik bir yaşam tarzı geliştirmeyi hedeflemiştir.
Söz konusu tesislerin, ön-giriş bölümlerinde; bekleme alanları, lobi, daha içerilerde kafe tarzı dinlenme, sohbet, muhabbet, brifing, seminer alanları ile kaliteli atıştırma diyebileceğimiz beslenme alanları, en iç bölgelerde ise Hankando antrenmanlarının yapıldığı ‘core-merkez’ bölgeler tasarlanmıştır. Bu bölgelerde, tekli, ikili, çoklu antrenman istasyonları ile çoklu antrenman yapılan yerlerde izleyici bölümleri planlanmıştır. Antrenman sonrası için duş, dinlenme alanları yer alır ve bu bölgelerden çıkış ayrı bir yerden, girişten farklı olarak tasarlanmıştır. Tesis içerisindeki bölümler modüler vaziyettedir; yani her bölüm kendisi için belirlenen fonksiyonlara tam yeterli olduğu gibi, diğer bölümler ile de bağlantılıdır. Bölümler arası geçişler kimseyi rahatsız etmeden gerçekleşmektedir. Çıkışlar ise tekrar giriş bölgesinden yapılır gibi bir zorunluluğa tâbi olmadan, uygun yerlerden birden fazla çıkış imkânı olacak şekilde düşünülmüştür. Merkezlerde, icabında bir revir de bulundurulur. Ağır antrenman yapanlar için fin hamamı, masaj, sauna, çamur, balık, tuz terapileri vb. istasyonların yer alması planlanmıştır. Açık hava dinlenme olarak teras, balkon bahçeler bulunur. İç duvarlarda, ortamlarda slogan yazılar, tablolar, objeler ve arka fon müzikler ile kokular oluşturulabilir. Ayrıca, güzel koku ve kişisel bakım ürünleri dahil, konusuna göre satış stantları kurulabilir.
Tesislere ailece gelindi ise erkek, kadın, çocuk kendilerine ayrılan yerlerde eğitim ve antrenmanlarına devam edebildikleri gibi, istedikleri zaman bir araya gelebilecekleri fuaye, dinlenme, buluşma alanları tasarlanmıştır. Ayrıca, bu tesislerde tek başına bir kafayı dinleyeyim diyen insanlar için bile, mesela sessiz bir ortamda akvaryum seyretmek veya böyle bir ortamda kulağında kulaklık ile istediği bir müziği dinleyecek şekilde mekânlar, imkânlar düşünülmüştür.
Hankando sisteminde yer alan bu tesisler, bu ortama giren insanı, günlük hayatına tekrar ayakları yere basar şekilde, ne yapacağını bilen, mutlu, huzurlu, neşeli, bir kişi olarak geri kazandırmak, tabiri caizse madden ve manen ve sosyal açıdan re-boot etmek, re-fresh etmek, yani vücut enerjisini sağlığına faydalı kullanmak, kafasındaki takıntı ve saplantıları da boşaltarak, sosyal hayatından aldığı kirleri temizlemek amacına yönelik olarak tasarlanmıştır.
Hankando sistemi bütün bunları planlarken ergonomi de dahil olmak üzere diğer tüm ilgili bilimsel disiplinlerden de faydalandığı görülmekte ve konusu ile ilgili tüm mevzuat ve standartları da göz önünde bulundurmaktadır.
Hankando, “Haddini bilmek” prensibini “Ne yapması gerektiğini bilmek” prensibi içerisinde öğretmeyi amaçlamış bulunmaktadır. Toplum tarafından “haddini bil” diye diye insanı pasifize etmek yerine, ne yapması gerektiğini öğreterek insanı aktif hale getirmeyi başaran faaliyetleri bünyesine dahil etmiştir.
İnsanlar, açıklarını kapatmak, tatmin olabilmek, stres atabilmek için değişik birçok yöntemler deniyor, hatta insan sağlığına/ruhuna/fıtratına ters faaliyetlere dahi kalkışabiliyor. Oysaki bu sistem, planlanan faaliyetler neticesinde, insanın kendisini yeniden yapılandırarak, büyük bir tatmine ulaşacağı, suni gerilimlerden kurtulacağı bir şekilde tasarlanmış. Bedenî ve ruhî bir disiplin içerisinde, azim, kararlılık, hayatta bir mücadele içinde olmak, zorluklarla ve problemlerle başa çıkabilmek yeteneğini kazanmak, üstelik bunu yaparken insanlara, dünyaya, topluma, çevreye zarar vermeden gerçekleştirmenin önünü açmış oluyor.
Hankando sistemi, bu üstün amaçlara ulaşabilmek için, sistemini özellikle gençlere bir spor ve hobi anlayışı içerisinde tatbik etmeyi amaç edinmiş. Yani onları sıkmadan, üzmeden, aşırı kurallar içerisinde boğmadan, gönüllü ve heyecanlı bir biçimde gerçekleştirebilmenin tüm yollarını açıyor. Günümüz gençliği kurallardan bunalmış durumda veya fazla kuralcılığı yapısı gereği sevmiyor. Günümüzün çoğu eğitim metodu, genci sıkıyor hatta bazen aşırı strese dahi sokabiliyor. Kurallardan bıkmış ve strese girmiş genç, bunlardan kurtulmak için değişik, rahat, neşeli, huzurlu mekânlar ve faaliyetler arıyor. Hankando tam bu noktada devreye giriyor; genci, kişiyi, canlılık, hareketlilik, arkadaşlık, dostluk ve sevgi ortamına taşıyor.
Bugünkü aşırı ego merkezli gençliği, hayatın içindeki sıkıntılardan çok rahat kurtarabilecek bir yerde duruyor Hankando sistemi. Çünkü günümüz gençliği kendi rahatını bozan her şeye düşman olabiliyor, etrafındakileri genelde kendisi için bir tehdit unsuru olarak görebiliyor. Yardımlaşma, paylaşma, güven, karşılıksız gerçek sevgi gibi duygularının şiddeti çok azalmış durumda, kendini çoğunlukla yalnız hissediyor, yalnızlaşıyor, yabancılaşabiliyor. Bunlara ilaç olarak düşünülen Hankando sistemi, gence yeterli ve gerekli sosyal ortamı sağlayarak, insana ait sadece şehvet kuvvetinin değil, gazap kuvvetinin de nasıl kullanılacağının öğretimini sunuyor.
Hankando sistemi bütün bunları gerçekleştirirken dikkat ettiği çok önemli bir husus daha var; günlük hayat ve günlük hayatın gerçeklerinden asla kopmamak. Bilakis içinde bulunulan çağın bilincinde olarak faaliyetlerine devam etmek. Bu sistemde yer alan bir insanın, her geçen gün toplum içerisinde daha çok seven, sevilen, güvenen, güvenilen, başarılı ve mutlu olması amaçlanmış. Başladığı andan itibaren, zamanla bu sporu, bu disiplini bilmeyen ya da hiç ilgilenmeyen kalmayacak şekilde, çok yüksek bir kültürün bir parçası olma umutlarını yeşerten bir sistem olarak kuruluyor Hankando. Hatta “Sen hiç Hankando görmedin mi? Hiç Hankando dersi almadın mı?” gibi klişeleşmiş deyimleri dahi günümüz günlük hayatının içerisine ekleyebilecek kadar iddialı bir sistem olarak geliyor Hankando.
Diğer taraftan Hankando sistemi, teknik kapsamı gereği ise beyaz kuşaktan başlayarak, siyah kuşağa kadar; 1. derece Beyaz kemer, 2. derece Sarı kemer, 3. derece Turuncu kemer, 4. derece Yeşil kemer, 5. derece Mavi kemer, 6-7-8. derece Kahverengi kemer, 9-10-11-12. derece Siyah kemer aşamalarını da içermektedir. Ayrıca, profesyonel anlamda güvenlik sektöründe dahi eleman yetiştirebilecek bir kapasiteyi de içinde bulunduran bir nitelik taşımaktadır.
Netice itibariyle, Hankando sisteminin, toplumun her meslek ve görevlisinden; mühendis, doktor, öğrenci, yönetici vb. ile toplumun her kesiminden; yaşlı, genç, çocuk herkesi kapsayacak şekilde, onların kişisel gelişimlerini tamamlayıcı, ruhsal ve bedensel sağlıklarını koruyucu çok gelişmiş, sofistike, mükemmel bir sistem olduğunu söyleyebiliriz.
Yazımızı, Hankando sisteminin kurucusu, savunma ve mücadele sporlarının büyük ustası, insan sarrafı, iman ve ahlak kahramanı, bilge şahsiyet Grandmaster Şenel İlhan’ın kurduğu bu felsefe içerisinde yer alan, günümüz yaşantısında çok dikkat edilmesi gereken bir uyarı niteliğinde, kişisel gelişimde bir vizyon çizen, sistemin günlük hayata da ne kadar duyarlı olduğunu göstermesi açısından, çok beğendiğim şu veciz ifadesi ile bitirmek istiyorum: “Lüzumsuz beyefendilik yapmayın. Sizi korkak sanır ve daha çok üzerinize gelirler.”
