Filistin’den İnsanlığa Mesaj Var / Naciye Polat

Filistin’deki soykırım ve katliam devam ederken bu imtihanda biz Müslümanların payına ne düştü?
Bu sorunun cevabını kendine dürüstçe, hakkaniyetli veren her Müslüman imtihanın farkında demektir.
Hâlâ bilinçli şekilde anlamayan, keyfine bakan, kahve uğruna basitçe paylaşım yapanlar ise kimin umurunda… İmtihan muhatap olmakla alâkalı. Kategori dışında kalanlara zaman harcamak israf olur…
Müslümanların kimisinin umurunda olarak, kimisinin ise hiç umurunda olmadan bu süreci devam ettiriyor. Filistin’de yaşananların bir başka boyutuyla size göstermek istiyorum.
Temiz vicdan sahibi olmak ya da olmamak…
İşte şu zamanda bütün mesele bu!
Bütün baskı ve zulümlere rağmen, Filistin’de öldürülen binlerce çocuğun, bebeğin yaşadıklarını dünyada milyonlarca insanlar başka şekillerde ve olabildiğince her platformda protesto ediyor. Hem de günlerce devam ediyor.
Bu insanları bir araya getiren şey ne?
Hangi duygu yerinde oturtmuyor?
Hem de ne kendi ülkesi ne kendi vatandaşı ne kendisiyle ilgili bir konu…
Peki NEDEN?
Vicdan sahibi olmak bu haksızlığa karşı durmanın neresinde?
Ya akıl?
Peki kalp?
Ne olursa olsun çocukları, kadınları, hamileleri, yaşlıları, kendini savunamayan çaresizleri öldürmek için kendini savunmayı bahane eden siyonist terörist İsrail’i haklı bulmak sadece aklı ayırt edici bir yöntem midir?
Yoksa insanın içinde bir yerlerde kirlenmemiş kalabilen vicdan mıdır?
Anlam arayışı insanın ruhunun derinliklerinde, aklının dehlizlerinde, kalbinin kuytu köşelerinde ve vicdanının perdeleri arkasına saklanmış bir elmas veya inci gibi, güneş gibi… Karanlık ve puslu bir örtünün altında yatıyor.
Bütün bu sisleri dağıtan güneş ise sürekli doğuyor aslında.
Neden gözler görmez, kulaklar işitmez, kalpler doğru yola dönemez?
Mühür nasıl kalkar, kelepçeler nasıl çözülür, kulaklar gerçeği nasıl duyar ve gözler görür?
Filistin bütün bu zincirleri kırdı, bütün bu karanlığı yırtıp attı, insanları ve insanlığın yüzünü hakikate çevirdi.
Dünyada İslam’a karşı çirkince söylenen sözlerin ve atılan bütün iftiraların şimdi birer yalan ve aldatmadan ibaret olduğu ortaya çıkmadı mı?
Kur’an-ı Kerim ayetlerini küçücük dilleriyle okuyan, dünyaya haykıran binlerce masum körpe çocuk koca koca insanlara, yolunu arayan gençlere ne söyledi de yankılandı İslam bütün dünyada?
Her bir ayeti okuyunca insanın tüyleri ürperiyor, şehadet şerbeti diye yanıp tutuşuyor, dünya makam ve zevkleri ihtişamı ve hırsı bir anda tuzla buz oluyor; cennetin güzelliği, onurlu yaşamanın onurlu ölmenin karşısında…
Kur’an-ı Kerim okumalarına başlayan kaç kişi bunu sosyal medya sayfalarında paylaştı ve okurken hissettikleri müthiş duyguyu da… İnsan arayışı hiç bitmeyen bir varlık… Özellikle hakikatten uzakta ise, İslam’ı yaşamıyorsa… Her zaman bir şeylerin eksikliğini ve yalnızlığını çekiyor. Yaşadığı yanlış din ve inanış onu hep saptırıyor. Kur’an-ı Kerim’in ayetlerini okurken Allah ile konuştuğunu, kendisine cevap verdiğini hissetmesi tarif edilemez yalnızlığını ve kimsesizliğini bitiriyor. Boşluklar doluyor, huzur ve sekinet kendisinin bile hayal edemediği iç dengesinde taşlar yerine oturuyor.
Ve bambaşka bir pencere daha… Dünyaya sıkı sıkıya bağlı zevkine düşkün insanoğlu bir yana, bütün savaş soykırım, yokluk ve yoksulluklara rağmen hâlâ şükreden Filistinlilerin duruşu bir yana…
Sosyal medyada birçok kullanıcı en çokta buna hayret ediyor.
Sahip oldukları her şeyi, sevdikleri de dahil yok olurken, öksüz ve yetim kalırken, aç ve susuz evinden, yurdundan çıkarılıp biçare halde kalırken hangi inanç seni ayakta tutabilir? Hangi güç yaşadıklarına rağmen sana elhamdülillah dedirtebilir? İsyana sürüklemeden güven içinde “Her şey imtihan, dinime, vatanıma feda olsun.” dedirtebilir? Hangi inanış bu zelil dünyayı sana basit, ahireti sevimli kılabilir?
İnsanların uyandığı hakikat noktası burası. İşte tam da bu noktadan yola çıkıyor ve günden güne artıyor İslam’a yönelimler…
Filistin’de on üç binden fazla insanın bu şekilde vahşice, acımasızca ve canavarca öldürülmesini vicdanında yargılayan her aklı olan kişi bunun bir yanlış olduğunu, savunulacak bir tarafı olmadığını ve büyük bir yanılgının içinde bulunduğunu görür ve kabul eder… Dünyaca ünlü aktrisler, sanatçı, futbolcu, modacı ve şarkıcılar tepkilerini kendi alanları olan konserlerinde dile getiriyor, hitap ettikleri topluluklara free Palestine haykırışları yaptırıyor. Modacı, Filistin bayrağını sembolize ederek güzel ve alkışlanası eserler ortaya çıkarıyor. Toplum önünde belli bir yetkinliğe ve statüye sahip böyle kişiler haklı bir duruşla binlerce kişiye karşı pozitif etkiye sahibi olduklarını görünce vicdanen rahat olacaklar. Bugün anlamlı bir şey yaptım ile gurur duyacak, vicdanlarını dinledikleri için mutlu olacaklardır.
Hem de konserleri iptal edilse, yapımcı şirketleri ile anlaşmaları feshedilse ve takım kulüpleri onları kınasa ya da kadro dışı bıraksa bile… Kendi dünyalarında durdukları yerin sağlam olduğuna inanarak yapıyorlar… Allah onlara dünya ve ahiretlerini zayi ettirmesin, iman nasip etsin, İslam ile şerefli kılsın.
Ayrıca gösterilerde bulunmaları da ayrı bir gerçek… Her gün bıkmadan ülkesinin silah ve finans desteğini görerek yönetimine karşı çıkan ve masumların özgürlüklerini isteyen zihniyet, doğru yolda ilerliyor… Ve o zihniyet İslam’a açılan kapıdan yavaş yavaş, birer birer ama çok güçlü ilerliyor.
İçlerinde hissettikleri huzur, Allah ile ilk kez kurulan duygusal bağ ve kalpleri titreten heyecanla gözlere hücum eden gözyaşları dudaklarda tebessüme neden oluyor…
Her şerde bir hayır vardır. Binlerce hayır vardır… Milyarlarca inanmayan, ateist, deist, Hindu, Hristiyan, Yahudi ya da hangi din olursa olsun kendini tanımlıyorsa onların da içlerinden Müslüman olmaya başlayanlar var, daha da sayıları çoğalıyor. Müslümanların sayısı artacak, gün gelecek hakikat dini olan İslam tüm dünyaya hâkim olacak… Er ya da geç…
Filistin dünyaya İslam’ın son ve sarsılmaz hakikat dini olduğunu beş binden fazla bebeğin yüreğiyle şehit olacağı son ana kadar haykırdı ve geride kalan yetim ve öksüzler, evladını kaybedenler ise sabır ve Allah’a güvenleri ile İslam’ın nasıl güzel bir din olduğunu gösterdi.
Rabbim vicdanlı mazlumun yanında ve sesi olan her inançsızı İslam’ın ışığı ile aydınlatsın, Allah zatı ile mükâfatlandırsın.
Rabbim katından Filistin halkının yardımcısı olsun, gönüllerine sekinet ve sabır versin, şehit olan bütün Müslüman kardeşlerimizin makamını yükseltsin, bu zulmü bir an önce bitirsin ve huzur, barış gelsin inşallah…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir