“Han: hakan, baş” “Kan: soy, soylu” “Do: yol, felsefe” “Han Kan Do: Soylu Hakanların Yolu” anlamına gelmektedir. Otuz beş yıllık bilgi ve tecrübe birikimi ile meydana gelen mükemmel bir sistem olan Hankando stilinin kurucusu Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’dır. İnsanı kalıba sokan bir sistem değil, aksine herkese uygun teknikleri olan ayrıcalıklı bir sistemdir. Dövüş sanatlarındaki faydalı olan tüm tekniklerin hepsini özünde barındırıyor. Hankando: Tekvando, Karate, Kung Fu ve buna benzer bütün dövüş tekniklerinin hepsini aynı anda içerisinde barındıran “Tam Vuruşlu Profesyonel Self Defans Dövüş Sanatı”dır. Bu yönüyle statik birçok dövüş sanatına benzemez, yeniliklere her zaman açık, dinamik bir sistemdir. Hankando eğitmenleri, bu sporu yapmak isteyen bir kişiyi önce analiz edip ona göre bir antrenman metodu belirlerler. Serilik, kısa-uzun boy, mesafe ayarı gibi argümanlar değerlendirilir. Kişinin anatomisine, fiziksel/ruhsal yapısına göre bir teknikle donatılır. Kişinin antrenman metodu, yaşı ve savunma sanatını öğrenme amacına göre değişir. Mesela bir gencin dövüş eğitimi ile, güvenlik görevlisine verilen dövüş eğitimi aynı olamaz. Hangi ortamda hangi mesafede ve ne amaçla yapılacaksa o teknik ve taktikler ön plana çıkarılır.
Hankando bireylere, diğer sistemlerdeki gibi zoraki uygulanması gereken zor ve zaman alan karmaşık teknikler yerine kolay, gerçekçi ve basit teknikleri öğreterek etkili savunma yapma olanağı sunmaktadır. Bireyin yapabildiği teknikler böylece “kas hafızasında” refleks haline gelmesi için uygulamalarla öğretilir. Savunma sporları yapanların karşısına ya çok sert ya da çok hafif sistemler çıkıyor. Bazı sistemler çok serttir ve yüze vurularak yapılır. Bilindiği gibi kafaya alınan darbeler beyinde hücrelerin ölmesine ve kalıcı hasarlar oluşmasına sebep olmaktadır. Bu bilince sahip ebeveynlerin, evlatlarını rahatlıkla gönderebileceği bir sistem ihtiyacı içinde olduklarını biliyoruz. Hankando sistemi bu konuda insan anatomisini bilen, bizzat bu sanatın uygulayıcısı olan doktorlar tarafından bilimsel gelişmelerin takip edildiği bir sistemdir.
Sert sistemlerin karşısında ise hafif diyebileceğimiz savunma sanatları da istenilen amacı karşılamamaktadır. Yıllarca bu sistemlerde çalışan ve karmaşık tekniklere boğulan insanlar realiteyle karşılaştıklarında elleri ayakları birbirine dolanmaktadır. Grandmaster Şenel İlhan Hocamız, bu ihtiyaçları göz önünde bulundurarak Hankando sistemini kurmuştur.
Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’ın kişisel özelliklerinden ve aldığı eğitimlerden bahseder misiniz?
Öncelikle Grandmaster Şenel İlhan Hocamız profesyonel manada “Free Fighting Culture” diye bilinen bir kültürden gelmektedir. İlk olarak ‘fighter culture’ deneyimlerini aileden geleneksel olarak öğrendi. Geleneksel olarak aileden gelen kalıtımsal dövüş yeteneğinin yanında çalışarak elde edilemeyecek yiğitlik ve cesarete sahiptir. Onlarca kabadayıyı hizaya soktuğu, karşısında titrettiği olayların tanıkları halen hayattadır. Yaşadığı bölgenin bunda büyük etkisi vardır. Tokat’ın belalı adamlarının yaşadığı, kavgaların eksik olmadığı meşhur Sulusokak’ta çocukluğunun geçmesi kaderin bir cilvesidir. Böyle bir ortamda ahlaklı, adaletli ve merhametli olan bir kişinin yaşamasının ne denli zor olduğunu tahmin edebilirsiniz. Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’ın genç yaşında bileğini bükecek bir kişinin çıkmaması ve onlarca yaşanmış kahramanlık olayları hafızalarda yerini hâlâ korumaktadır. Grandmaster Şenel İlhan Hocamız ilk dövüş sporuna Tekvando çalışmalarıyla başlar ve bu sporun ayakları mükemmel bir şekilde kullanma kabiliyeti kazandırmasının yanında iyi bir ayak açma antrenmanı olduğunu sıklıkla vurgular. Tekvando eğitimi almasına rağmen Grandmaster Şenel İlhan Hocamız şöyle der: “Sokakta yüksek tekme atmak gereksiz ve risklidir. Ben ancak çoklu dövüşlerde veya rakibin elinde kesici bir cisim olduğunda, üst seviyeye mükemmel tekme atabildiğim halde, orta ve alt seviye tekmeler ile rakibi etkisiz hale getiririm.” Realitede tekmenin faydalarını, ne kadar işe yaradığını ve dezavantajlarının hesabını iyi yapar. Grandmaster Şenel İlhan Hocamız askerde Karate ile tanışır, çalışmalarına başlar. Kısa sürede temel teknikleri öğrenir. Yine askerde Kung Fu ile tanışır. Grandmaster Şenel İlhan Hocamız, Kung Fu’nun teknik deposu olduğunu, birçok tekniğin bu spordan çıktığını söylemektedir. Kung Fu’yu sever ve kendisini özgürce ifade edebildiği ve kendi tekniklerini üretip geliştirdiği bir sanat dalı haline getirir. Grandmaster Şenel İlhan Hocamız şunu da görür: Fiziksel özellikleri ve yeteneklerinden dolayı herkes her tekniği uygulayamaz. Burada sistemleri sorgulamaya başlar. Ona göre mükemmel bir stil yoktur ama her stilde işe yarar teknikler vardır. Bir stile bağlı kalmanın çok doğru olmadığını düşünür. Hankando’nun temelleri böylece atılmış olur. Herkesi bir kalıba sokmak yerine herkesin ihtiyacını tespit edip ona göre eğitmek elde edilmesi zor bir ustalıktır. Grandmaster Şenel İlhan Hocamız, Hankando sistemiyle bu zorluğun üstesinden rahatlıkla gelmiştir.
Hankando’yu diğer sistemlerden ayıran en büyük özelliği nedir?
Burada şunu ilave etmeden geçemeyeceğim, herkesin içinde cesaret kırıntıları vardır. Bu kırıntıları gün yüzüne çıkarmak sadece teknik öğretmekle olmaz. Bunun psikolojik eğitimi vardır. Yirmi beş yıldır Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’ı takip edenler çok iyi bilmektedir ki Hocamız insan psikolojinde uzmandır. Cesaret nasıl artırılır, herkeste var olan korku duygusu nasıl aşılabilir eğitimlerini verebilen dünyada nadir eğitmenlerdendir. Herkese tekme yumruk öğretebilirler ama insanı tanımayanlar herkese cesaret ve korku duygusu arasındaki dengeyi öğretemez.
Kanaatimce benim kadar teknik öğrenen bir kişi azdır. Çünkü ben teknik öğrenerek mükemmel olacağımı düşünüyordum ve yıllarca deli gibi teknik öğrenme peşinde koştum. Hocamız bendeki bu zaafı tespit edip beni bu durumdan kurtardı ve özgürlüğüme kavuşturdu. Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’ın en önemli farkı da zaten bu. Bundan dolayıdır ki onun yetiştirdiği demiyorum dokunduğu tüm talebeleri cesaretlidir, yiğittir ve gözü kara aslanlardır. Hocamızın “cesaret-şecaat ve iyi insan olma yolunda olmak” ölçüsünü bir sonraki sayılarımızda anlatırız inşallah.
Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’a göre, birçok stilde şov amaçlı kullanılan çok sayıda teknik vardır. Ayrıca Kumite, Tatamide belirli kurallar içinde yapılır. Sportif faaliyetleri için böyle de olmalıdır. Lakin bunu realite ile karıştırmamak gerekir, çünkü realite başkadır.
Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’a göre: “Birçok spor hocasının sokakta ayakları titrer, korkularını bastırmak, başkalarının gözünden düşmemek için do felsefelerindeki etik kuralların arkasına saklanarak ‘erdemli olmak lazım’ diyerek korkularını gizlerler.” “Sokak başka bir yerdir, kuralı yoktur, hakem yoktur ve dövüşün nasıl biteceği belli değildir. Dövüş psikolojisi eğitimi almamışsan, dünyanın en iyi boksörü de olsan bir pazarcının sopasını yersin. Sokak, kuralsız kaos gibi görünse de sokakta da kural vardır.” “Realitedeki dövüşler sezgiseldir ve kendi içinde bir akışı vardır. İyi dövüşmeyi sadece teknik bilme ile tanımlandırmak olmaz. Yüzlerce teknik bilen birisini sokakta evire çevire dövebilirler. Bunun sebebi dövüşün psikolojisinin bilinmemesidir.”
Grandmaster Şenel İlhan Hocamız inanılmaz bir dövüş dâhisidir. Hiçbir sistemi yıllarca yapmaya uğraşmaz, sistemin felsefesini ve dövüş stratejisini hemen kavrar. Böylece sistemin tüm eksikliklerini, açıklarını bulur, ona göre sistemler geliştirir. Tabi Hankando’nun da bir felsefesi var. Amacı, asla insanlara zarar vermek, insanları yok etmek değil, kötülükleri bertaraf etmektir. En önemli amacı insanı imar etmek, yeniden yapılandırmak, topluma faydalı, iyi bir insan haline getirmektir. Hankando, özellikle diğerlerinden farklı olarak, bireyin toplum içerisinde, günlük hayatın içinde özgüvenli, kendini savunabilen, haklarını koruyabilen bir kişilik olarak yetişmesini sağlar. Günlük hayatında ahlakı, dürüstlüğü ön planda tutan, yaptığı hataları, geçmişini telafi etmesini bilen kişiler yetiştirir.
Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’ın aldığı belgelerden de biraz bahseder misiniz? Çünkü okuyucularımız Hocamız’ın yiğitliğini ve cesaretini biliyordu ama savaş sanatlarındaki ustalığının bu kadar derin olduğundan haberleri yoktu.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum: Grandmaster Şenel İlhan Hocamız, büyük bir dâhi ve onun bilmediğiniz o kadar çok yönü var ki… O halter yarışmasına girse inanın birinci olurdu. K1 dövüşlerine girse birinci olurdu. Ama o hayatını Allah yoluna verdi. Hocamız şöhretten uzak durur, gösterişi sevmez. İnanın biz hocamızın yeteneklerini anlatmakta aciziz.
Grandmaster Şenel İlhan Hocamız, ilk olarak rahmetli büyük usta Ferhat Özsert Hoca ve sevdiğimiz rahmetli Grandmaster Fikret Küçükakdere Hocamız tarafından kurulan UDOSO’da 7.Dan seviyesindedir. Wushu Federasyonu bünyesinde JKD da 5.Dan seviyesindedir. Balkan Sambo Federasyonu tarafından 8.Dan belgeleri vardır. Balkan Jiujitsu Federasyonu tarafından verilen 7.Dan belgesi vardır. Tiger Hong Kong Shaolin Kung Fu Organizasyonu tarafından kendisine 10.Dan verilmiştir. Burada sadece bazı belgelerin isimlerini vermekle yetiniyorum. Seminerlerimizde bu konu ile alakalı detaylı bilgiler veriyorum. Belgeler, emeğin ve alın terinin göstergesidir, bundan dolayı da hiç şüphesiz önemlidir. Hocamızın asıl belgesi; yiğitliği, cesareti ve bileği ile nam salmış olmasıdır. Bunu da zikretmeden geçemeyeceğim. Tabi ki Hocamız’ı tanımayanlar nezdinde, bilgi sahibi olmaları için belgelerinden bazılarını sunmuş olduk.
Hankando Martial Arts sistemi mükemmel çalışmalar neticesinde dünya standartlarına göre hazırlanmıştır. Bu sistemin farkı ise kurucusu Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’ın bir çok savaş sanatlarında harikulade hünerli ve maharetli olmasından kaynaklanıyor.
Resmi organizasyon ve federasyonlardan alınmış tüm belgeler World Budo federasyonu ve dünyadaki birçok Soke konseyine sunulmuştur. Şükürler olsun her platformda çok güzel mesajlar alıyoruz.
Soke Konseyleri demişken bu konuya da bir açıklık getirir misiniz, ne demek ‘Soke’lik?
Soke konseyleri 10.Dan Grandmaster seviyesindeki hocaları bünyelerinde barındıran kuruluşlardır. Soke konseyleri, dövüş konusunda uzman bilirkişilerden oluşur. Bu kuruluşların başındaki insanların hepsi dünya savaş sanatlarında söz sahibi resmi federasyonlardaki hocalardır. Soke, yeni bir stil kurucusuna verilen unvandır. Bir savaş sanatı hocası 5.Dan seviyesine ulaşmış ise Grandmaster unvanını alır. Bu hocanın stil kurabilmesi için en az üç stilde Grandmaster seviyesinde olması gerekir. Soke Konseylerinin otuzdan fazla kriteri vardır ve bu kriterlerin gerçekleştirilmesi çok zordur. Tüm evrakların tamamlanması ve Grandmaster tarafından onaylanması gerekir. Konseylere yaptığımız müracaatlarımız onaylanmış durumdadır. Şu anda üç yüz sayfadan fazla tez dosyamız var. İnşallah ileride bir kitap haline gelir.
Hankando’nun tez dosyasının içeriği hakkında biraz daha bilgi verir misiniz?
Hankando sisteminin tüm özellikleri bu tez dosyasında mevcut. Hankando prensiplerini içeren tez dosyasını Grandmaster Şenel İlhan Hocamız hazırladıktan sonra, antrenman metotları, üniversite hocalarımız tarafından incelenmiştir. Anatomi ve sporcu sağlığı açısından da doktorlar incelemiştir. Hankando sistemi hakkında gerekli eğitim seminerleri verilmektedir. Sistem kurmak gerçekten zor bir mesele. Allah’a şükür Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’ın on parmağında on marifet var ve kendisi aletli dövüş sanatlarında da ustadır. Bundan dolayı Hankando logosundaki savaşçının bir elinde kılıç bir elinde gürz vardır.
Gerçekten çok etkileyici… Son olarak ne söylemek istersiniz?
Evet, ben de Hocamız’dan duyunca çok etkilendim. Kılıç bazı sistemlerde var ama kılıç ve gürz nedense çok hoşuma gitti. Biraz da bu topraklara has olmasından kaynaklanıyor galiba. Gerçekten böyle bir sisteme benim ve öğrencilerimin çok ihtiyacı vardı. Bu seviyeye gelmemde en önemli faktör Grandmaster Şenel İlhan Hocamız’dır. Kendisine her şeyimi borçluyum diyebilirim. Hankando sisteminin bir üyesi olmaktan büyük bir onur duyuyorum. Burada, Karate camiasında ve benim de üzerimde emeği geçen rahmetli Fikret Küçükakdere Hocamız’a Allah’tan rahmet diliyorum. Gençliğimde ilk Karate eğitimi aldığım ve daha sonrasında Sayokan eğitimi aldığım, her zaman beni destekleyen Nihat Yiğit Hocam’a teşekkür ederim. Wing Chun eğitimi ve seminerleri aldığım Salih Avcı ve özellikle iyi bir dövüşcü olan Miraç Seyhanlı Hocam’a emeklerinden dolayı teşekkür ederim.
Ayrıca “JKD, Kali, Silat, Sambo” sitillerinde seminer ve özel eğitimler aldığım tüm hocalarıma da saygı ve sevgilerimi iletmek isterim. Self Defence eğitimi aldığım Atabey Şefik Gülten Hocam’a da ayrıca teşekkür ederim. Çünkü kendisi camiada sevilen ve sayılan önemli bir sporcu ve birçok kişiye de karşılıksız yardımcı olmuş, sporun felsefesini bilen nadir hocalarımızdandır.
1992 yılından beri, Allah’ın lütfuyla yanında bulunma bahtiyarlığına erdiğim Grandmaster Şenel İlhan Hocam’a da teşekkürlerimi bir daha buradan iletmek isterim. O, öğrendiğim tüm bilgileri ve bilgi kirliliğini ayıklayan büyük bir dövüş ustasıdır. Tüm aldığım eğitimlerin bir sebebi vardı, o da Grandmaster Şenel İlhan Hocam’a talebe olabilmekti. Yıllardır bize gösterdiği etkin ve realist dövüş prensiplerini, bundan sonra meraklılarına Hankando dövüş sistemi sayesinde gösterme imkânımız olacak.
Biz dünyaya, menfaatlerin kıyasıya çarpıştığı bu dünyaya, iyilik yapmak ve iyiliği tavsiye etmek için geldik. Benim için spor, dostluk ve kardeşliktir, enaniyet ve kibirlenme yeri değildir. Hankando seminerlerimiz tüm Türkiye çapında başlayacaktır.
Gönül Dergisi | Kültür ve Medeniyet Dergisi Gönül Dergisi


