Ekipmanlı bir şekilde sualtına dalış yapmayı, normalde yaşadığımız dünyadan ve hayattan tamamen soyutlanıp bambaşka bir dünyada görsel bir şölenin keyfini çıkarmaktır şeklinde tanımlayabiliriz.
Dalış sporuna ilgi; aslında kişinin çok erken yaşlarda eline geçirebileceği, sualtında kullanılabilen bir gözlük ya da maske ile başını suya daldırdığında, sualtında bambaşka bir dünya olduğunu keşfetmesi ile başlar. Bu sualtı dünyası bildiğimiz dünyadan o kadar farklıdır ve o kadar renklidir, ilgi çekici canlılar ve bitkilerle dopdoludur ki insan daha fazlasını keşfedebilmek için sualtında nefesini daha fazla tutmaya çalışır ya da ilk fırsatta sualtı maskesinin yanına bir de “şnorkel” ekleyerek başını sudan çıkarmadan uzunca bir süre özgürce izleyebilir, bu merak uyandıran farklı dünyanın bir kısmını.
Evet bir kısmını diyorum çünkü bir gözlük ya da maske ve nefes almaya yarayan şnorkel ile sadece yüzeyde ve kıyıya yakın yerleri gözlemlemek mümkündür. Ya o sonsuzluğu çağrıştıran mavi derinlikler!..
İş bu noktaya geldiğinde yani denizin mavi derinliklerini keşfetme tutkusu insanı sardığında, kişinin aklına hiç şüphesiz çoğunlukla televizyonda belgesel kanallarında gördüğü o özel siyah dalış kıyafetlerini giymiş, sırtında dalış tüpü, ayağında paletleri ile tüpten soluduğu havayla sualtında kabarcıklar oluştururken ağır ağır palet vurarak ilerleyen dalgıçlar gelecektir. Peki ama nasıl dalınır, nasıl dalgıç olunur onlar gibi?..
Kulağımıza da çalınmıştır aslında bir şeyler: “Yahu bu dalış kıyafetleri ne kadar pahalıymış biliyor musun? İşte bir tüp şu kadar, yok efendim bir dalış kıyafeti bu kadar.” vb.
Yani aslında dürüst olmak gerekirse konuya pek de vakıf olmadığımız için asıl gerekli olan, işin ehillerinden teorik dalış eğitimi almak ve eğitim-deneme dalışları yapmanın öncelik olduğunu düşünmek hemen aklımıza gelmez. Ama bunun gerekliliğini hatta bu işin şartı olduğunu anladığımız noktada ise bir dalış okuluna başvurmanın zamanı gelmiştir artık.
İşte biz de bu konuyu siz değerli okuyucularımıza tanıtmak ve bu keyifli aktivite ile ilgili akla gelebilecek sorulara yanıt almak adına, Antalya ilimizin batısında ve Toros’ların en yüksek tepelerinden biri olan Tahtalı Dağı’nın eteklerindeki şirin ilçe Tekirova’da bulunan “Blue World Dalış Merkezi’ni” ziyaret ettik.
SUALTI KURALLARA UYULURSA GÜVENLİDİR
“Sualtı” sizce güvenli midir? Sualtından çekinmeli miyiz? Ne tür bir eğitimden sonra insan sualtında kendini güvencede hissedebilir?
Sualtı, eğer dalışımızda gerekli donanımları kullanır, gerekli eğitimleri alır ve kurallara uyarak yaparsak kesinlikle güvenlidir. Bu nedenle çekinmeye gerek yoktur. Başlangıç olarak 1 yıldız dalıcı eğitiminden bahsedecek olursak; Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu’nun belirlediği program çerçevesinde tatbik edilen 12 saat teorik ders ki, bu teorik derslerde öğrenilenler sualtındaki eğitimlerde pratiğe dönüştürme amaçlıdır. Akabinde pratik sualtı çalışmalarımızda ise sualtında kullanılacak haberleşme işaretleri, malzemeyi nasıl kuşanacağınız, suya giriş teknikleri, sualtına alçalma teknikleri, nefes alırken nelere dikkat edeceğiniz, yüzerlilik dengeleyici donanımlarınızı nasıl kullanacağınız, nefes almanızı sağlayan regülatörü ağzınızdan nasıl çıkarıp tekrar alabileceğiniz, arkadaşınız ile havanızı nasıl paylaşabileceğiniz, maskenize su girdiğinde nasıl boşaltabileceğiniz ve sualtında nasıl çıkarıp takabileceğiniz, paletinizi nasıl daha doğru kullanabileceğiniz, sualtı ve su üstünde bağımsız aletli dalış donanımınızı ve ağırlık kemerinizi nasıl çıkarıp tekrar kuşanabileceğiniz, basit ilkyardım ve kurtarma becerileri ve dalış teknesinde nelere dikkat edeceğinizin yanı sıra aynı zamanda da sualtında çevreyi ve kendinizi kollama ile ilgili kapsamlı çalışmalar yaptırılır. Pratiksualtı becerileri, sığ su çalışmaları ve toplam 5 deniz dalışı ile öğrenilir.
SUALTINDA GÖRSEL ŞÖLEN KEYFİ
Sualtının tehlikeleri nelerdir? Derinlere donanımlı dalmakla, mütevazı ama yukarılarda donanımsız yüzmek arasında sizce bir fark var mı?
İşin eğitimini alıp doğru ekipman ile özellikle de yalnız dalınmadığı sürece, dalış, tehlikesiz denilebilecek bir spordur. Derinlere donanımlı dalmak su yüzeyinde donanımsız yüzmekten çok farklıdır. Ekipmanlı bir şekilde sualtına dalış yapmayı, normalde yaşadığımız dünyadan ve hayattan tamamen soyutlanıp bambaşka bir dünyada görsel bir şölenin keyfini çıkarmaktır şeklinde tanımlayabiliriz. Hatta bu ekipmanları kuşandığımızda normalde olamayacağımız bir alana girişin vizesini aldığımız hissine kapılabiliriz. Bu vizenin süresi de maalesef tüp başına ortalama 45 dk. İle sınırlıdır.
SUALTINDA TEFEKKÜRE DALMAK
Bu ilginin cazibe ve tefekkür boyutunda neler gözlemliyorsunuz? Sualtında dolaşmak insana ne tür bir haz veriyor? İnsana neler düşündürüyor? Kâinattaki gizemleri keşif noktasında neler hissediyorsunuz? Mesela bir “ay seyahati” ya da “uzay yolculuğu” ile bir paralellik kurabilir misiniz?
Dalışın cezbediciliğine biraz değindik aslında. Öte taraftan sualtında da su üstünde olduğu gibi yüce Allah’ın yarattıklarından kurulu ve yine saat gibi tıkır tıkır işleyen bir başka dünyanın varlığını daha keşfetmek tefekkür boyutunda kişiyi adeta alıp bir yerlere götürüyor. Kâinatta keşfedilen her yeni gizemde olduğu gibi buradaki ilahi düzen de insanı aklın hayalin almakta zorlandığı bir hal ile karşılıyor.
Dalış sporu ve “uzayda yolculuk” ya da “ay seyahati”, bunların hepsi özel ekipmanlarımız yani vizemiz olmadan giriş yapamayacağımız hatta onlarsız nefes bile alamayacağımız, insanoğlunun dingin bir sessizlik içinde sadece geçici bir süre misafir olabileceği ve yüce yaratıcının hassas bir dengede yarattığı muhteşem kâinat üzerinde iki benzer dünya olarak düşünülebilir.
Sualtı sporları ya da hobisi pahalı bir zevk midir? Ne kadar zaman ya da para ayırmak gerekir?
Bröve yani dalış sertifikası alabilmenin eğitim süresi ve diğer şartlarından bahsetmiştik. Maliyete örnek verecek olursak dalış dersleri, teorik dersler ve bröve dâhil 250-300 TL civarındadır. Bröve edindikten sonra ise dalış başına ekipman kullanımı dâhil 70 TL ile 100 TL arasında dalış bölgesi ve dalış tipine göre ortalama fiyatlardır.
SUALTININ CAZİBESİ
Sualtı canlılarından da bahseder misiniz? Kaç metrede hangi canlıları görebiliriz?
Sualtında balıkların bazı türlerini dalışın yerine göre 2-3 metre derinlikten itibaren görmeye başlarız ama daha nadir ve çok sık görmeye alışkın olmadığımız balık türleri ahtapot, kaplumbağa (caretta caretta), müren balığı, bazı kum yüzeyinde ve kaya kovuklarında yaşayan diğer türler 10 metre ile 15 metre derinlikler arasında sıklıkla görülebilir. Bunun haricinde sualtındaki gemi ve uçak batıkları daha derinlerde olabilir. Fakat 18 metre ve üzerine dalabilmek için iki yıldız dalış sertifikası edinmek gerekir ki, bu da ayrı bir eğitim sürecine tabidir. Sonuç olarak şunu söyleyebilirim ki yukarıda dilimiz döndüğü kadar bahsetmeye çalıştığımız güzellikleri görmek ve yaşamak gerçekten insanın hayatına katabileceği eşsiz bir aktivitedir. Deneyenlerin vazgeçilmezi haline gelen dalış sporunu biraz olsun ilgisini çeken herkese tavsiye ederim.
Gönül Dergisi | Kültür ve Medeniyet Dergisi Gönül Dergisi

